Atatürk Görseli
CUMHURİYETİMİZİN 101. YILI KUTLU OLSUN!

Kartal Belediyesinde grev sürerken, toplu iş sözleşmesi imzalandı. Şube işçilere, sözleşmeyi Genel-İş Genel Merkezinin imzaladığını duyururken, tepki gösteren işçiler işe çıkmama kararı aldı.

İstanbul’da Kartal Belediyesinde grev sürerken, toplu iş sözleşmesi imzalandı. Taslakta brüt yevmiyelerin 1900 lira olması istenirken 1430 liraya imza atıldı. Genel-İş İstanbul Anadolu Yakası 4 No’lu Şube kendilerinin sürecin dışında bırakıldığını, sözleşmeyi Genel-İş Genel Merkezinin imzaladığını duyururken, işçiler de sözleşmenin kendilerine sorulmadan imzalandığını belirterek tepki gösterdi. Direniş başlatmak isteyen işçiler şube yönetiminden buna öncülük etmesini istedi ancak Şube Başkanı Hasan Kandil, “Yasal zeminden uzaklaşıyoruz” dedi. İşçiler ise “Yasal diye diye 2018’den beri sefalete mahkum edildik” diyerek tepki gösterdi.

İstanbul ve İzmir’de CHP ve AKP’nin yönettiği 37 ilçe belediyesinde 50 bin işçiyi ilgilendiren grev dalgası, 30 Ekim’de Genel-İş üyesi Kartal Belediyesi işçilerinin düşük zam teklifine karşı greve çıkmasıyla başlamıştı. Belediye işçileri, SODEMSEN ve MİKSEN’in tek tip sözleşme dayatmasına karşı insanca yaşanacak ücret istediklerini belirtirken, bu süre içerisinde AKP’den CHP’ye geçen, Hizmet-İş’in örgütlü olduğu Eyüpsultan ve Bayrampaşa belediyelerinde sözleşmeler imzalandı.

Kartal Belediyesinde ise nisan ayında başlanan toplu iş sözleşmesi (TİS) görüşmeleri işçilerin örgütlü olduğu Genel-İş İstanbul Anadolu Yakası 4 No’lu Şube ile CHP’li belediye yönetimini temsil eden Sosyal Demokrat Kamu İşverenleri Sendikası (SODEMSEN) arasında yaklaşık 6 ay devam etti. Şubenin sunduğu taslakta günlük brüt ücretlerin 1900 lira olması talep edilirken, SODEMSEN ilk olarak brüt 1200 lira civarında yevmiye teklifiyle geldi. Greve çıkılacak gece SODEMSEN teklifini 1324 lira şeklinde güncelledi. Bu teklifi kabul etmelerinin mümkün olmadığını söyleyen belediye işçileri greve çıktı.

Grevin üçüncü gününün gecesi Genel-İş Genel Merkezi ile SODEMSEN arasında yapılan görüşmeyle günlük 1430 liralık yevmiyeye imza atıldı. Sabah saatlerinde işçilere açıklama yapan Genel-İş İstanbul Anadolu Yakası 4 No’lu Şube yöneticileri, sürecin dışında bırakıldıklarını, sözleşmeyi Genel-İş Genel Merkezinin imzaladığını duyurdu.

ŞUBE BAŞKANI KANDİL: BİZLERİ MUHATAP ALMADILAR

Genel-İş İstanbul Anadolu Yakası 4 No’lu Şube Başkanı Hasan Kandil, “Sabaha karşı üç görüşme gerçekleşti. Bizler iyi niyetimizi göstermek adına talebimizi 1680 liraya kadar çektik. Bu sürecin işçinin faydasına bitmesi için elimizden gelen mücadeleyi verdik. Ama SODEMSEN yetkilileri görevi artık bu taraftan alıp üste taşımaya karar verdi. CHP Genel Merkezi ve bizim Genel Merkezimiz arasında görüşme yapıldı. Sabah saat 09.00 gibi gelen habere göre toplu iş sözleşmemiz imzalanmış. Belediye başkanının, SODEMSEN’in, üst düzey tüm yetkililerin bizleri muhatap almayıp, kendi işçisini karşısına alıp oturup sorunu çözmeye çalışmayıp, bu şekilde bir şey yaptıkları için hem kendi Genel Merkezime hem buraya bütün öfkemi bildiriyorum. İlk defa Kartal’da böyle bir greve çıktık. Çok iyiydik, her şeyi alabilirdik. Ama süreci üste taşıdılar. Genel Merkez bu sürece hiçbir şekilde girmeyecekti. Ama son anda SODEMSEN’in ve diğer genel merkezin baskısıyla iş bizim üzerimizden kalktı.

Taleplerinin karşılanmadığını belirten işçiler ise Genel-İş Genel Merkezine tepki gösterdi. İşçiler işe çıkmama kararı aldı.

İŞÇİLER DİRENİŞ İSTEDİ

Belediye önünü terk eden dış temizlik işçileri şantiyede toplandı. Bir işçi, “Buradaki insanlar Kartal’ın gerçek sahipleri. Burada bütün insanlar yağmur, çamur, pandemi demeden canla başla çalıştı. Bize hiç kimse sahip çıkmadı, biz kendi kendimize sahip çıkarız” dedi.

Şantiyede Şube Başkanı Kandil’le görüşen işçiler direniş başlatmak istediklerini şubenin de öncülük etmesini istedi. İşçiler “Sen bizim direnişimizin arkasında mısın, bizim yanımızda mısın, değil misin” diye sorarken, Kandil, “Ben sizin nasıl yanınızda olmayayım. Ama burada oluşacak her şey yasal zeminden uzaklaşıyor” yanıtını verdi.

İşçiler ise bunun üzerine “2018’den beri yasal diye diye sefalete mahkum edildik. Yasal süreç bittiyse başkan gelsin ben sizi buna ayık görüyorum desin. Genel-İş gelsin bir açıklama yapsın, seni aşağıda bırakmasın” dedi.

Bir işçi ise greve devam edip etmeme kararı için oylama yapılmasını isterken, Şube Başkanı Kandil, “Grev oylamasıyla toplu sözleşme başka şeyler. Bizim sözleşmemiz imzalandı, başka bir şey yok” dedi.

Bunun üzerine bir işçinin “Başkan bütün işçi arkadaşlar bunu istemiyor, nasıl imzalanıyor bu” diye sorması üzerine Kandil, “Burada belediye başkanı şubeyi muhatap alsa bu iş kapanırdı. Kimse bizimle masaya oturmadı” dedi. İşçi ise “Fark etmez, kimseyi görüşmeye sokmayacaktın, imza attırmayacaktın” diye tepki gösterdi.

İşçiler Hasan Kandil’e “Direniş başlatalım sen de bize öncülük et. Eğer biz buna başkaldırmazsak iki sene sonra yine aynısı olacak. Biz bunlarla mücadele etmediğimiz sürece, bunları o koltuklarda oturttuğumuz sürece bu haksızlıklar devam edecek” dedi.

‘HER DÖNEM AYNI ŞEYİ YAŞIYORUZ’

Kendilerine sorulmadan imzalanan sözleşmeyi kabul etmediklerini söyleyen dış temizlik işçileri şantiyede bekleyişe geçti. Direneceklerini söyleyen işçiler şu ifadeleri kullandı:

– “1951 doğumluyum, şu an beşinci aydan bu yana geriye dönük alacaklarımız var. Altıncı ayda görüşmeler başladı, bizi süründürdükçe süründürdüler. Geçen dönem de aynısını yaptılar. Bu sefer alacaklarımızı alamıyoruz. Maaşların dörtte biri ödenmiyor. Bir etkinlik için bir sanatçıya 6-7 milyon para veriyorlar, işçiye gelince para yok. Bankaya her ay ödemem gereken 30 bin TL var, ödeyemiyorum. Beş aydır banka çekiyor, elimden alıyor. Eşim çalışıyor, her şeyi o ödüyor, bunlarda vicdan var mı? Onların partili olduğu kadar ben de partiliyim. 1972’den beri CHP’nin üyesiyim, delegeyim. Bugün belediye başkanına öfkeliyim.”

– “Net yevmiyeler 850-900 TL olacak. Bu kabul edilemez. Kimse kabul etmiyor. Düşük bir para.”

– “Maaşlarımızı seçimden beri bilmiyoruz. Ne aldığımızı hiçbirimiz bilmiyoruz. Fazla mesaileri de alamıyoruz. Geriye dönük hepimizin alacağı var onları da vermiyorlar. Milleti ne duruma düşürdüler, bu duruma düşecek insanlar mıyız? Hepimiz öfkeliyiz. Hangi çağda yaşıyoruz. Her dönem Genel-İş Merkezinden gelip sabaha karşı imzalayıp gidiyorlar.”

– “Direnmeye devam edeceğiz, hiçbir şekilde yılmayacağız. Sonuna kadar da devam edeceğiz. Gerekirse buradan istifa dilekçelerini verip çıkacağız. Söyleyeceğim bu kadar. Hep beraber birlik beraberlik içinde olursak olur.”

– “Biz ekmeğimiz için buradayız. Geçen sefer Ankara’dan birileri geldi imza attı gitti. Aynı şekilde işçinin iradesini hiçe saydılar bunlar. Biz de gittiği yere kadar direneceğiz. Gittiği yere kadar ekmeğimize sahip çıkacağız.”

– “Sabah kalkıyoruz, çocuklar okul harçlığı istiyor. Okulda su 10 lira, bir ayran 20 lira, tost 40 lira. Biz mahcup oluyoruz çocuklarımıza karşı. Aidattır, evin gideridir, ondan söz etmiyoruz bile. Buzdolabı boş.  Geçen toplu iş sözleşmesinde de aynısını yaptılar. Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan’a sesleniyorum, niye bize bu reva görülüyor. Kartal hep altta hep altta. Bu ekonomik koşulda bir dahaki sözleşmeye kadar yaşar mıyız?​”

– “13 bin lira kira veriyorum, iki çocuğum var. Zaten bir yevmiye sendikaya ödüyoruz. Onlar bey gibi yaşıyorlar. 180 TL yemek parası veriyorlar, onu da yemiyoruz ki evde geçime katkısı olsun diye. Hakkımızı alana kadar buradayız.”

Direnişe geçen işçileri ziyaret eden Kartal Emek ve Demokrasi Güçleri işçilerle dayanışma içinde olduklarını söyledi. (İstanbul/EVRENSEL)

Exit mobile version