Atatürk Görseli
CUMHURİYETİMİZİN 101. YILI KUTLU OLSUN!

Özgür Özel Antalya Mitinginde İmamoğlu’na Destek Verdi, Erdoğan’a Yargı Meydan Okudu.

Antalya’daki miting alanında on binlerce kişi Türk bayrakları ve CHP flamalarıyla bir araya gelerek “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” sloganıyla demokrasi ve adalet talebini haykırdı. Coşkulu kalabalık, yasaklara rağmen Antalya’nın pek çok noktasına asılan “Free İmamoğlu” pankartları ve kırmızı-beyaz bayrak deniziyle dikkati çekti. CHP lideri Özgür Özel, miting öncesi sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla “Siz, Ekrem İmamoğlu’nun posterlerini İstanbul’da yasakladınız, biz tüm Türkiye’ye astık. Elinizden geleni ardınıza koymayın!” diyerek iktidara meydan okudu Gençlik kollarının öncülük ettiği kortej yürüyüşüyle başlayan etkinlikte, üniversite öğrencileri keplerini takarak “Hak, hukuk, adalet” sloganları attı ve 7’den 70’e her yaştan vatandaş “milli irade”ye sahip çıkmak için tek yürek oldu. Özgür Özel, sahneye çıktığında Antalyalıların yoğun tezahüratıyla karşılandı ve konuşması sık sık alkış ve sloganlarla kesildi.

Özgür Özel’den İmamoğlu’na “Toroslar Gibi Dik Dur” Mesajı

Konuşmasına Antalya’ya ve İmamoğlu’na selamla başlayan Özgür Özel, ilk olarak İmamoğlu’na yönelik destek ve moral mesajları verdi. Özel, “Atatürk’ün dünyanın en güzel yeri dediği şehirdeyiz. Merhaba Antalya!” diyerek söze başladı ve Antalya’ya gelişini duyan bir Yörük dedesinin kendisine, “Ekrem’e söyle Toroslar gibi dik dursun” dediğini aktardı. Bu sözleri Atatürk’ün ünlü “Gidin Toroslar’a bakın, eğer bir Yörük çadırı hala dikili duruyorsa…” şeklindeki bağımsızlık vurgusuyla ilişkilendiren Özel, İmamoğlu’nun da aynı azimle dayanmasını istedi. “Ekrem Başkan 74 gündür bir zindanda tutuluyor. Ama biliyoruz ki her karanlığın bir aydınlığı vardır. Ekrem Başkan bizim çoban yıldızımızdır” diyen Özel, İmamoğlu’nun yaklaşık iki buçuk aydır cezaevinde olduğunu hatırlatıp onun mücadelesinin yol gösterici olduğunu söyledi. Bu sözler alanda “İmamoğlu’na özgürlük” sloganlarıyla karşılık buldu.

Özel, konuşmasında sık sık İmamoğlu’nun maruz kaldığı sürecin haksızlığını vurgularken, Antalyalılardan moral mesajlarını Silivri’deki İBB Başkanına göndermelerini istedi. Mitingde, Ekrem İmamoğlu’nun bizzat kaleme aldığı bir mektup da halka okundu. Silivri Cezaevi’nden gönderilen mesajda İmamoğlu, içinde bulunulan durumu tarihî bir eşik olarak niteleyerek, “Zaman zaman toplumlar bir eşikten geçer. İşte biz de o eşiğin tam ortasındayız” ifadelerini kullandı. Ülkede en fazla yıpranan değerin adalet duygusu olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Haksızlığa uğrayanlar her geçen gün artıyor, hakkını arayanlar ise suçlu gibi gösteriliyor… Kumpaslarına da zulümlerine de boyun eğmeyiz” diyerek hukuksuzluğa boyun eğmeyeceklerini belirtti. İmamoğlu’nun mesajı, “Her şey çok güzel olana kadar inatla, cesaretle, umutla mücadeleye devam edeceğiz” sözleriyle sona ererken, meydandaki kalabalık “Hak, hukuk, adalet” ve “Her şey çok güzel olacak” tezahüratlarıyla bu mesaja destek verdi.

Erdoğan’a Yönelik Sert Eleştiriler ve “Hodri Meydan” Çağrıları

CHP Lideri Özgür Özel, konuşmasının büyük bölümünü AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik çok sert eleştirilere ve çağrılara ayırdı. İmamoğlu’nun tutuklanmasını “19 Mart darbesi” olarak nitelendiren Özel, Erdoğan’ı milli iradeye karşı “sivil bir darbe” yapmakla suçladı. “Erdoğan, sen görüyor musun Kepez Meydanı’nı? Rakiplerini hapse atarak galip geleceğini sandın” diyen Özel, halkın asırlık demokratik kazanımlarına sahip çıktığını vurguladı. Özel, “Sen sokaklardan, meydanlardan korkarsın. Bu milletin iradesine cunta yapan kişi sensin” sözleriyle Erdoğan’ın halk iradesini baskı altına aldığını öne sürdü. Miting alanındaki farklı siyasi görüşlerden vatandaşlara (sosyal demokrat, muhafazakâr demokrat, Kürt demokrat vb.) atıf yaparak, “Bak bu meydanda herkes burada” diyen Özel, hükümetin toplumun geniş kesimlerini karşısına aldığını savundu.

Özel’in konuşmasında, Erdoğan’a hitaben doğrudan “meydan okuma” niteliğinde ifadeler de yer aldı. CHP lideri, artık halk desteğini yitirdiğini iddia ettiği Erdoğan’ın ancak yargı yoluyla muhaliflerini tasfiye etmeye çalıştığını söyledi. “Arkanda millet desteği olsa, üç savcının, üç gizli tanığın, üç hâkimin arkasına sığınmazdın” diyen Özel, iktidar çevresini “bir avuç” olarak niteleyip kendilerinin milyonlar olduğunu vurguladı. Erdoğan’ı eleştirirken geçmiş örneklere de değinen Özel, Cumhurbaşkanı’nın da siyasi yaşamında çeşitli soruşturmalardan geçtiğini ancak hiçbir zaman hukuksuz bir muameleyle karşılaşmadığını hatırlattı. “Erdoğan bir çok soruşturma geçirdi ama bir gün olsun kapısına polis yollanmadı, TRT ekranlarından üzerine iftiralar saçılmadı. Dünün mağduru olan Erdoğan, bugünün zalimidir” ifadelerini kullanan Özel, Erdoğan’ın mazlumluktan zalimliğe geçtiğini söyleyerek iktidarın tutumunu eleştirdi.

Kalabalığın sık sık “Hükümet istifa” sloganları attığı mitingde Özgür Özel, erken seçim talebini de yineledi. Özel, Erdoğan’a seslenerek “Buradan Erdoğan’a son ihtarımı sunuyorum” diyerek başladığı cümlelerinde, İmamoğlu’nu cezaevinde tutma girişimlerinin beyhude olduğunu söyledi. Oldukça sert bir üslupla, “Ekrem Başkan’ı orada bırakmayacağız, seni indireceğiz, onu o makama mutlaka getireceğiz” sözlerini meydandan yükselen alkışlar eşliğinde dile getiren Özel, İmamoğlu’nu hapiste bırakmayacaklarını ve onu er ya da geç hak ettiği makama (Cumhurbaşkanlığına) getireceklerini iddia etti. Bu ifadeler muhalefetin kararlılığını yansıtırken, Özel ayrıca Erdoğan’ı “yargıyı silah olarak kullanan cunta lideri” şeklinde tanımlayarak hukuk dışı yollara başvurmaması konusunda uyardı. “Söz de karar da milletindir” diyen CHP lideri, ülkenin içine sokulduğu krizden çıkış yolu olarak sandığı işaret etti ve erken seçim çağrısını yineledi.

Yargıya ve Adalete Yönelik Mesajlar: İddianame ve Canlı Yayın Çağrısı

Özgür Özel, konuşmasının önemli bir bölümünü de yargı mensuplarına seslenerek adalet vurgusu yapmaya ayırdı. Türkiye’de yargının bağımsızlığına gölge düştüğünü belirten Özel, hukuka bağlı kalan “onurlu yargı mensuplarının” halk tarafından destekleneceğini ifade etti. “Bu ülkenin onurlu hâkim ve savcılarına sesleniyorum; biliyorum ki yapılanlardan hoşnut değilsiniz. Doğru, vicdanlı ve cesur kararlarınızın arkasında bu millet duracaktır” diyen Özel, hukuka sahip çıkanların tarihe onurla geçeceğini, “darbecilik” yapanların ise bir daha toplum içine çıkamayacaklarını söyledi. Yargı mensuplarına tarafsızlık çağrısı yapan CHP lideri, “Suç işleyenlerin değil, hukukun peşinden gidin” sözleriyle savcı ve hakimlere hukuk dışı talimatlara boyun eğmemeleri yönünde mesaj verdi.

Konuşmasında, İmamoğlu soruşturmasını yürüten isimlere ve iddialara da değinen Özel, özellikle İstanbul Başsavcısı Akın Gürlek’i hedef aldı. İsim vermeden Gürlek’i eleştiren Özel, “O başsavcıya soruyorum: Sen savcı mısın, mafya mısın?” diyerek çok sert bir çıkış yaptı. Bu sözlerle, soruşturmayı yürüten savcıların mafya yöntemleri kullanırcasına hareket ettiğini ima etti. Özel, son günlerde ortaya atılan bazı iddiaları hatırlatarak, tutuklu bazı kişilere İmamoğlu aleyhinde ifade vermeleri için baskı kurulduğunu ileri sürdü. Geçmişte kadın tutukluların tehditle ifadeye zorlandığını açıkladıklarını belirten Özel, şimdi de benzer şekilde “Ekrem Başkan’ı suçlamazsan içeride çürürsün” diye bir tutuklunun tehdit edildiğini duyduklarını söyledi. Bu iddialar, muhalefetin soruşturmaya yönelik “kumpas” eleştirilerini güçlendirirken, meydandan yuhalama sesleri yükseldi.

Özel, Ergenekon ve Balyoz davalarına da göndermelerde bulunarak bugünkü tabloyu geçmişteki hukuksuzluklarla kıyasladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iktidarının ilk yıllarında Ergenekon ve Balyoz davalarını sahiplenip “Ben bu davaların savcısıyım” dediğini hatırlatan Özel, o dönemde FETÖ bağlantılı savcıların uydurma delillerle masum askerleri hapse attığını vurguladı. “Erdoğan Ergenekon ve Balyoz’da ‘Ben Zekeriya Öz’e kefilim’ diyordu. Ben de bu milletin şerefli askerlerine, aydınlarına kefil oldum” diyen Özel, Ergenekon savcısı Zekeriya Öz’ün ülkeden “fare gibi kaçtığını”, buna karşın haksız yere yargılanan komutanların başı dik şekilde toplum içinde gezdiğini belirtti. Özel, “Şimdi o yine birine kefil oluyor, ben de Ekrem İmamoğlu’na kefil oluyorum” sözleriyle, Erdoğan’ın bugün benzer şekilde asılsız bir davaya arka çıktığını ve kendisinin de İmamoğlu’nun masumiyetine kefil olduğunu ilan etti. Bu çıkış, CHP tabanından büyük alkış alırken, Özel mevcut soruşturmayı “FETÖ dönemleri kadar kirli bir kumpas” olarak niteledi.

CHP lideri, konuşmasının sonunda hem iktidara hem de yargıya seslenerek hodri meydan dedi ve hukuk önünde hesaplaşmaya hazır olduğunu dile getirdi. Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çağrıda bulunarak, “Güvendiğin üç hukukçuyu görevlendirmeni bekliyoruz. İddianameyi yazın; yargılamayı TRT’de canlı yayınlayın” ifadelerini kullandı. “Hâlâ ‘bu davanın savcısıyım’ diyorsan ben de bu davanın avukatıyım, hadi bakalım” diyen Özel, İmamoğlu davasının alenen görülmesini istedi ve milletin gözleri önünde adil bir yargılama yapılması halinde gerçeklerin ortaya çıkacağını savundu. “Bu millet iftirayı da duysun, cevabı da duysun. Ekrem Başkan, o salonu o savcıya nasıl dar ediyor görsün bu millet” sözleriyle meydandaki kalabalığı coşturan Özel, iddia edilen suçlamaların asılsızlığının ancak şeffaf bir yargı süreciyle kanıtlanabileceğini belirtti. Özel ayrıca, Erdoğan’ın Avrupa’da gündeme gelen “İmamoğlu’na özgürlük” çağrılarından rahatsız olduğunu öne sürerek, “Türkiye’de yargı bağımsız ise kimsenin bilmediği dosyayı sen İspanya Başbakanı’na nasıl anlatıyorsun?” diyerek iktidarın yargıya müdahale ettiğinin kanıtlandığını iddia etti. Bu sözler, yakın zamanda İstanbul’u ziyaret ederek “Free İmamoğlu” pankartı açan İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’e Erdoğan’ın konuyu anlattığını açıklamasıyla oluşan tartışmaya gönderme olarak dikkat çekti. Özel, yargı bağımsızlığı vurgusunu yineleyerek, hukukun sonunda üstün geleceğine dair inancını dile getirdi.

Toplumsal Tepki ve “Millet İradesi” Mitinglerinin Siyasi Önemi

Antalya mitingi, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından Türkiye genelinde yükselen toplumsal tepkinin en son halkası oldu. 19 Mart 2025 tarihinde gerçekleşen İmamoğlu’nun tutuklanması, muhalefet cephesinde adeta fitili ateşleyen bir gelişme olarak değerlendiriliyor. O günden bu yana İstanbul Saraçhane’de başlayan demokrasi nöbetleri, Maltepe’deki büyük buluşma ve akabinde Van, Bursa, Samsun gibi farklı şehirlerde düzenlenen kitlesel protestolarla milyonlar sokaklarda adalet talebini haykırdı. CHP’nin “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” adıyla her hafta farklı bir ilde düzenlediği miting serisi, bu kitlesel tepkiyi örgütlü bir şekilde sürdüren ana platform haline geldi. İstanbul dışındaki illerde her Pazar gerçekleştirilen mitinglerde meydanlar dolup taşarken, CHP lideri Özgür Özel bu buluşmaları “milletle omuz omuza iktidara yürüme” yolunda bir adım olarak nitelendiriyor. Antalya mitingi de, İzmir’den sonra Akdeniz bölgesinde gerçekleşen en büyük buluşmalardan biri olarak kayda geçti.

İmamoğlu’na yönelik soruşturma ve beraberindeki CHP’li belediye başkanlarına yönelik operasyonlar, muhalefet tabanında geniş bir öfke dalgası yaratmış durumda. Son haftalarda CHP’li bazı ilçe belediye başkanları ve parti yöneticilerinin gözaltına alındığı “dalgalar” sonucunda, muhalefet bu süreci “siyasi intikam operasyonu” olarak tanımlıyor. Özgür Özel’in mitingde dile getirdiği üzere, “Ey darbeciler, 5 değil 55 dalga yapsanız da bu milleti teslim alamayacaksınız” sözleri halkın teslim olmayacağını ortaya koydu. Kalabalık, bu sözleri büyük bir alkış tufanıyla karşılarken, miting alanında “Hepimiz İmamoğlu’yuz” pankartları ve sloganları yükseldi. Toplumun farklı kesimlerinden insanlar – sadece CHP’liler değil, İYİ Partililer, bağımsızlar ve hatta muhafazakâr çevrelerden gelen vatandaşlar – bu mitinglerde ortak bir adalet talebi etrafında birleşiyor. Bu yönüyle “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” buluşmaları, kutuplaşmış siyasi atmosferde muhalefetin birliktelik sergilediği nadir anlardan biri olarak değerlendiriliyor.

Bu miting serisi aynı zamanda CHP’nin siyasi stratejisinin önemli bir parçası haline gelmiş durumda. Özgür Özel liderliğindeki CHP yönetimi, İmamoğlu’nun tutukluluğunu toplumsal hafızada canlı tutarak hem tabanını motive ediyor hem de kararsız seçmenlere ulaşmayı hedefliyor. Her mitingde dile getirilen erken seçim çağrısı, kamuoyunda karşılık bulmaya başlamış görünüyor. Anketlere yansıyan ilk işaretlere göre, İmamoğlu’na yapılan muamelenin adaletsiz olduğunu düşünen önemli bir kesim mevcut ve bu durum iktidar partisi üzerinde baskı oluşturuyor. Özel, miting konuşmasında “Eğer iktidar milleti karınca gibi ezmeye çalışırsa, her sokak birer meclis olur” diyerek halkın demokratik tepkisinin meşruiyetini savundu. Nitekim Antalya’daki tablo, halkın sandıkta verdiği iradeye sahip çıkmak için barışçıl şekilde meydanlara inmesinin bir örneği oldu.

Uzmanlar, CHP’nin “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinglerini sürdürerek bir yandan İmamoğlu davasını gündemde tuttuğunu, diğer yandan da yaklaşan yerel seçimler ve olası bir erken genel seçim öncesi toplumda bir “adalet ve demokrasi” dalgası yaratmaya çalıştığını belirtiyor. Özgür Özel’in Antalya mitinginde kullandığı sert dil ve arşiv görüntülerini bile dev ekrandan paylaşarak Erdoğan’a yanıt vermesi, muhalefetin psikolojik üstünlük kurma çabasının işareti olarak yorumlandı. Özel, konuşmasının bir bölümünde Erdoğan’ın muhalefeti hedef alarak kullandığı “ahtapot” benzetmesine karşı, daha önceki yıllardan kalan videoları kalabalığa izlettirdi ve “Ahtapot sarayda” diyerek iktidarın çok başlı çıkar ilişkilerine dikkat çekti. Bu tür hamleler, CHP’nin yalnızca meydanları doldurmakla kalmayıp söylem üstünlüğü de kurmak istediğini gösteriyor.

Antalya mitingi sonunda, “Hak, hukuk, adalet!” sesleri bir kez daha gökyüzüne yükselirken Özgür Özel ve partililer sahnede elele birlik mesajı verdi. Coşkulu kalabalık dağıldıktan sonra dahi Antalya sokaklarında “İmamoğlu’na özgürlük” sloganları duyulmaya devam etti. CHP’nin demokrasi ve adalet buluşmalarının gelecek haftalarda farklı illerde süreceği açıklandı. Özel, miting bitiminde yaptığı kısa değerlendirmede, “Milletimiz iradesine sahip çıktıkça, hiçbir baskı rejimi karşısında duramayacaktır” dedi. Türkiye siyasetinin sıcak gündeminde Antalya’dan verilen mesajlar, önümüzdeki günlerde de tartışılmaya devam edecek gibi görünüyor. Özgür Özel ve CHP, İmamoğlu’na yönelik davayı yakın markaja alarak hem hukuki süreci hem de siyasi mücadeleyi birlikte yürütme kararlılığında olduklarını bir kez daha gösterdi. Kamuoyu, yargı bağımsızlığı, demokrasi ve milli irade temalarının damga vurduğu bu miting serisinin, ülkenin geleceğinde nasıl bir etki yaratacağını dikkatle izliyor.

Exit mobile version