İzlemek için tıklayın!
Kemal Okuyan: “PKK’nin açıklaması, Cumhuriyet’e ve sınıf mücadelesine dönük bir hesaplaşmanın ilanıdır”
TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, PKK’nin kendini feshettiği yönündeki açıklamayı ve ardından oluşan siyasi tabloyu soL TV’de Mert Doğan’ın sunduğu “Komünist Bakış” programında değerlendirdi. Okuyan, açıklamanın yalnızca bir örgütsel karar değil, Cumhuriyet’in kuruluşuyla, sol mücadeleyle ve sınıf çelişkileriyle ilgili ideolojik bir tavır olduğunu savundu.
“Kürt sorunu, Türkiye’de aydınlanma, Cumhuriyet ve emek mücadelesinin bir parçasıdır. Bunların üstünde bir Kürt sorunu olduğunu iddia eden bir solculuk türü vardı. Bugünden itibaren bu tür de tarihi bir darbe almıştır.”
“Bu metin devlet onayından geçti”
PKK’nin açıklamasının hemen kongre sonrasına bırakılmadığına dikkat çeken Okuyan, bu sürenin bir “onay ve değerlendirme süreci” olduğunu belirtti. Okuyan’a göre, açıklamanın dilinden ve vurgularından, metnin İmralı ve devletin onayından geçtiği açıkça anlaşılıyor.
“Zor hazırlanmış bir metin. AKP kaynakları ‘detaylara takılmayalım’ diyor ama detaylar bize çok şey söylüyor.”
“AKP ile Öcalan uzlaşmasına örgüt de katıldı”
Metinde Lozan ve 1924 Anayasası gibi simgesel unsurlara yapılan vurgulara dikkat çeken Okuyan, açıklamanın Abdullah Öcalan’ın geçmişte yaptığı çıkışlarla uyumlu olduğunu ifade etti.
“Sorunun kaynakları aynı: Lozan ve Cumhuriyet. Demek ki mesele Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu tartışmaya açmak. Bu, uzun zamandır AKP ile Öcalan arasında var olan bir uzlaşmaydı. Artık örgüt de buna dahil oldu.”
“Silahların susması olumlu ama yeni bir hegemonya dayatması var”
Silahların susmasının olumlu olduğunu ifade eden Okuyan, bu açıklamanın ardından kamuoyuna “sorun bitti, yeni bir çağ açıldı” gibi mesajlar verilmeye çalışıldığını belirtti. Bunun, Türkiye solunu edilgenleştirmeye yönelik bir psikolojik baskı olduğunu dile getirdi.
“Bu gürültünün amacı belli: AKP, hem Kürt hareketini hem solun bazı kesimlerini hegemonya altına almak istiyor. Buna karşı çok net bir ideolojik duruş sergilemek gerekiyor.”
“Cumhuriyet’e saldırı, Kürt halkını da zora sokar”
Cumhuriyet’in Kürt sorununa neden olduğu yönündeki tarih okumasını eleştiren Okuyan, bu yaklaşımın hem tarihsel olarak yanlış hem de siyasi olarak tehlikeli olduğunu söyledi.
“Cumhuriyet’in kuruluşu bir devrimdir. Sınıf eşitsizliklerini çözmekte eksik kalmıştır ama bu eksiklik Kürt halkı için aşiret düzeninin, tarikatların alternatifi değildi. Bugün AKP’nin aradığı tarihsel meşruiyetin kökleri o aşiret düzeninde, o karşı-devrimci çizgidedir.”
“Kürt sorunu sınıfsaldır, laiklikle ve emperyalizmle ilgilidir”
Kürt sorununun özünde sınıf mücadelesiyle, laiklikle ve emperyalizmle doğrudan ilişkili olduğunu vurgulayan Okuyan, Türkiye solunun bu gerçeği göz ardı etmeden yol alması gerektiğini söyledi.
“Cumhuriyet’in bugünkü hâlini eleştirirken bile sınıfsal perspektifi terk etmeden bunu yapmak zorundayız. Çünkü zenginler arasında Kürt-Türk ayrımı yok. Ama yoksullar için bu ayrımın anlamı var. Bu da sınıf siyasetini kaçınılmaz kılıyor.”
“Sosyalizmin türü olmaz”
Programın sonunda “ulus-devletçi sosyalizm” gibi kavramlara dair soruyu yanıtlayan Okuyan, sosyalizmin evrensel ilkeleri olduğunu, bu tür ayrımların ise ideolojik bir bulanıklık yarattığını savundu.
“Sosyalizmin demokratik, ulus-devletçi, komünal vs. türleri yoktur. Bu 21. yüzyıl masallarına itibar edilemez. PKK’yi de bu tür yanılsamalar yanlışa sürükledi.”
