CHP’de “mutlak butlan” davası yaklaşırken, eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklama yapmama kararı tartışma yarattı. Kılıçdaroğlu’nun, “Ben kabul etmesem kayyum gelecek” dediği iddiası, Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu’na iletildi.
Cumhuriyet Halk Partisi’nde 30 Haziran’da görülecek “kurultayın iptali” davası öncesi, parti içi tansiyon yeniden yükseldi. Parti kulislerini hareketlendiren gelişme ise, eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun, CHP’li yöneticilerin talep ettiği açıklamayı yapmayı reddetmesi oldu.
“Kayyuma mı bırakayım?”
Gazeteci İsmail Saymaz’ın haberine göre, Kılıçdaroğlu, kendisine destek veren üç önemli isimle — Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve CHP PM üyesi Engin Özkoç — bir araya geldi. Görüşmede, partinin “mutlak butlan” kararıyla karşılaşması halinde yaşanabilecek olası dağınıklık masaya yatırıldı. Üç isim, Kılıçdaroğlu’ndan şu açıklamayı yapmasını talep etti:
“Mutlak butlan uygun olmaz, bunu kabul etmem. Böyle bir şeyi partimize ve delegelerimize yakıştırmam.”
Ancak Kılıçdaroğlu’nun bu çağrıyı geri çevirdiği ve heyete şu yanıtı verdiği iddia edildi:
“Böyle bir açıklama yapamam. Umarım, mutlak butlan çıkmaz ama olursa da partimi kayyuma terk edemem. Ben kabul etmesem kayyum gelecek. Kayyuma mı bırakayım?”
Görüşmeye dair bu açıklama, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de bilgisi dâhilinde gerçekleşti.
Cevap İmamoğlu’na İletildi: “Farklı Bir Yanıt Hoşumuza Giderdi”
Kılıçdaroğlu’yla görüşen heyette yer alan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve Engin Özkoç, daha sonra Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu ziyaret etti.
Ziyaretin ardından konuşan Seçer, Kılıçdaroğlu’nun verdiği yanıtı İmamoğlu’na ilettiklerini belirtti ve şöyle konuştu:
“Tabii ki farklı bir cevap almak onun da hoşuna giderdi. Bizlerin de hoşuna giderdi. Belki kamuoyu da rahatlayacaktı ama bu şartlar altında artık gelişmelere göre tavrımızı ortaya koyacağız.”
Seçer ayrıca, partinin bir arada kalmasının yalnızca CHP açısından değil, Türkiye’nin geleceği açısından da yaşamsal olduğunu vurguladı.
Özkoç: “Genel Başkanlar Bir Araya Gelmeli”
CHP PM Üyesi Engin Özkoç da yaptığı açıklamada, “Bu partinin parçalanması ülke açısından da büyük bir tehlikedir. Sayın Kılıçdaroğlu ile Özgür Özel’in bir araya gelerek Cumhuriyet Halk Partisi’nin yüzyıllık hafızasına yakışır bir çözüm bulmaları gerekir” dedi.
Gözler 30 Haziran Duruşmasında
CHP içindeki gerilim, 30 Haziran’da görülecek kurultayın iptali davası etrafında yoğunlaşmış durumda. Eğer Ankara 8. Asliye Hukuk Mahkemesi “mutlak butlan” kararı verirse, mevcut kurultay ve genel başkanlık seçimi geçersiz sayılabilir. Bu da partiyi yasal açıdan geçici yönetime (kayyum) götürecek bir sürecin kapısını aralayabilir.
CHP lideri Özgür Özel ise daha önce yaptığı açıklamada, böyle bir karar çıkması halinde “Saraçhane ruhuyla partimize de sahip çıkarız” demişti.
CHP içinde kurultay süreci ve mahkeme davası, bir “kapsamlı uzlaşma” zemini bulunamazsa ciddi bir siyasi ve hukuki krize dönüşebilir. Kılıçdaroğlu’nun “kayyum” çıkışı ise bu krizde hem ipleri daha da gerdi, hem de yeni bir arayış sürecini zorunlu hale getirdi.