İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu ile Yönetim Kurulu üyelerinin görevlerine son verilmesi ve yeni baro başkanı ile yönetim kurulu üyelerinin seçilmesi talebiyle davaname hazırlandı.
Cumhuriyet Başsavcılığı’nın istemi üzerine, o yerdeki Asliye Hukuk Mahkemesince basit usule göre yargılama yapılarak karar verilecek dava en geç üç ay içerisinde sonuçlandırılacak.
İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu ile Yönetim Kurulu üyeleri Rukiye Leyla Süren, Hürrem Sönmez, Ahmet Ergin, Metin İriz, Mehmedali Barış Beşli, Yelda Koçak Urfa, Fırat Epözdemir, Ezgi Şahin Yalvarıcı, Ekrem Bilen Selimoğlu ve Bengisu Kadı Çavdar’ın görevlerine son verilmesi ve yeni seçim yapılması talep ediliyor.
Ayrıca “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla da Adalet Bakanlığı’ndan kovuşturma izni istendi.
Sürece ilişkin İstanbul Barosu’ndan yapılan açıklamada da “Baro Başkanı ve Yönetim Kurulu üyelerinin beyanı alınmadan ve Adalet Bakanlığı’ndan soruşturma izni istenmeden resen başlatılan ve sonradan onay için 25 Aralık 2024 günü Adalet Bakanlığı nezdinde göstermelik izin işlemleri, usul ve esas yönünden Avukatlık Kanunu’na ve Anayasa’ya açıkça ve çok yönlü aykırılıklar nedeniyle sakat ve hukuken yok hükmündedir. İstanbul Barosu Yönetim Kurulu üyelerini şüpheli ilan eden Başsavcılık, masumiyet karinesini daha inceleme aşamasında ihlal ederek, İstanbul Barosu yönetimi kamuoyunda hedef haline getirilmiştir” ifadelerine yer verilmişti.
BAŞSAVCILIK’TAN YENİ AÇIKLAMA
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, akşam saatlerinde sürece ilişkin yeni bir açıklama yaptı. Baro yöneticilerinin görevlerine son verilmesi ve yeni yönetimin seçilmesi talepli dava açıldığı belirtilen açıklama şöyle:
“21/12/2024 tarihinde İstanbul Barosu tarafından resmi Twitter hesabından da duyurulan açıklamayla PKK terör örgütü mensupları Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’i övücü nitelikteki sözler ile ayrıca adı geçenlerin terör örgütü mensubiyetlerine dair açık tespitler olmasına rağmen sözde gazetecilik faaliyetleri ve gazeteci kimlikleri nedeniyle öldürüldükleri, terörle fedakarca mücadele eden Devlet görevlilerimizin sözde savaş suçu işlediği şeklindeki tespitlere göre terör örgütünün amaç ve stratejisi doğrultusunda propagandasını yapmaları nedeniyle İstanbul Baro Başkanı ve yönetim kurulu üyeleri hakkında Cumhuriyet Başsavcılığımızca Terör Örgütü Propagandası Yapmak suçundan re’sen başlatılan soruşturma kapsamında şüphelilerin savunmaları 07/01/2025 tarihinde alınmış, akabinde kovuşturma izninin verilmesi için soruşturma evrakı 09/01/2025 tarihinde Adalet Bakanlığı’na gönderilmiştir.
Ayrıca 14/01/2025 tarihi (bugün) itibarıyla 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun ‘Amaçları dışında faaliyet gösteren barolar ile Türkiye Barolar Birliği sorumlu organlarının görevlerine son verilmesine ve yerlerine yenilerinin seçilmesine, Adalet Bakanlığının veya bulundukları yer Cumhuriyet Başsavcılığı’nın istemi üzerine, o yerdeki asliye hukuk mahkemesince basit usule göre yargılama yapılarak karar verilir ve dava en geç üç ay içerisinde sonuçlandırılır’ şeklindeki 77/5’inci maddesi uyarınca İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Özden Kaboğlu ile Baro Yönetim Kurulu Üyeleri Rukiye Leyla Süren, Hürrem Sönmez, Ahmet Ergin, Metin İriz, Mehmedali Barış Beşli, Yelda Koçak Urfa, Fırat Epözdemir, Ezgi Şahin Yalvarıcı, Ekrem Bilen Selimoğlu ve Bengisu Kadı Çavdar’ın görevlerine son verilmesi ve yeni Baro başkanı ile yönetim kurulu üyelerinin seçilmesi talepli davanameyle İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde dava açılmıştır.”
İSTANBUL BAROSU’NDAN AÇIKLAMA
Aynı saatlerde bir açıklama da İstanbul Barosu’ndan yapıldı. Baro, başlatılan soruşturma için Adalet Bakanlığı’ndan alındığı açıklanan “soruşturma izni”nin Avukatlık Kanunu, Bakanlık genelgesi ve Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle idare mahkemesinde iptal davası açıldığını duyurdu.
“ASILSIZ SUÇLAMALARLA HEDEF HALİNE GETİRİLDİ”
İstanbul Barosu’nun konuya ilişkin açıklaması şöyle:
“İstanbul Barosu, Anayasa ve Avukatlık Yasası gereği, hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunma ve koruma görevi çerçevesinde 21.12.2024’de bir açıklama yaptı. Bu açıklama nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Baro Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri hakkında, hiçbir yasal dayanağı bulunmadığı halde soruşturma başlattığını 22.12. 2024 günü kamuoyuna duyurdu. Böylece Baro yönetimi, Başsavcılık tarafından şüpheli ilan edilerek kamuoyu karşısında asılsız suçlamalarla hedef haline getirildi.
“SAVCILIK VE BAKANLIK İŞLEMLERİ HUKUKEN YOK HÜKMÜNDEDİR”
Baro Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyelerinin beyanı alınmadan ve soruşturmanın yasal ön koşulu olduğu halde Adalet Bakanlığı’ndan izin istenmeden başlatılan soruşturma, daha sonra onay için 25.12.2024 tarihinde Adalet Bakanlığı’na gönderildi; Bakanlık ise, aynı gün soruşturma izni verdi. Bu şekilde sonradan onay işlemi, usul ve esas yönünden Avukatlık Kanunu’na ve Anayasa’ya açıkça aykırı olup, Savcılık ve Bakanlık işlemleri hukuken yok hükmündedir. Daha baştan adil yargılanma hakkını ihlal eden hukuk dışı işlemlerin muhatabı olduğu için ifade vermeyi reddeden İstanbul Barosu yöneticileri ise, Savcılıkta beyan işlemleri öncesi kamuoyuna açıklama yapmadı. Her koşulda hukuka saygı kararlılığında olan İstanbul Barosu yönetimi, Baro tüzel kişiliğini de hedef alan hukuk dışı işlem ve eylemlere karşı yargı yolunu kullanmak zorunda kalmış ve Adalet Bakanlığı’nın; Avukatlık Kanunu’na, Bakanlık genelgesine ve Anayasaya aykırı ‘soruşturma izni’ verilmesine ilişkin işlemine iptal davası açmıştır.”
BASIN AÇIKLAMASI YAPILACAK
İstanbul Barosu, 15 Ocak 17.00’de basın açıklaması yapacakların duyuran İstanbul Barosu’ndan şu açıklamalar geldi:
“Yönetim Kurulumuz İstanbul Barosu Genel Kurulu iradesi ile seçilmiş olup, Anayasaya, demokrasi ve hukuka bağlı olarak görev ve sorumluluklarını yerine getirmektedir. Hiçbir hukuki ve meşru dayanağı olmayan bu görevden uzaklaştırma girişimine karşı İstanbul Barosu Genel Kurul iradesine sahip çıkmak, üyelerimizi ve kamuoyunu bilgilendirmek yükümlülüğümüzdür. Bu yükümlülük gereği, 15 Ocak 2025 saat 17.00 de İstanbul Barosu Merkez Binasında düzenleyeceğimiz basın toplantısına tüm basın mensuplarını bekliyoruz.”