Halkların Demokratik Kongresi (HDK) üyeliği iddiasıyla yargılanan ve 18 Şubat’ta İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı kararıyla gözaltına alınarak tutuklanan sekiz kişinin davasında tahliye kararı çıktı. Davanın ilk duruşması bugün Çağlayan’daki İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme heyeti, aralarında Emek Partisi (EMEP) İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros’un da bulunduğu sekiz kişinin tamamı için tahliyeye hükmetti.
Duruşmada, Sema Barbaros, Ece Yıldız Karabacak, Yakup Kadri Karabacak, Ayşe Bengi Çelik, Aynur Cengiz, Melek Kızılocak, Şengül Erdoğan ve Erkin Barın Göylüler hakim karşısına çıktı. İddianamede HDK’nin 12. Kongresi gibi kamuya açık etkinliklere katılım suç unsuru olarak gösterilirken, avukatlar bu durumun ifade ve örgütlenme özgürlüğüne açık bir müdahale olduğunu savundu.
Sema Barbaros: “Yargı manipüle ediliyor”
Yaklaşık 3,5 aydır tutuklu bulunan EMEP İl Başkanı Sema Barbaros, savunmasında, “Hiçbir somut delil olmaksızın silahlı örgüt üyeliği suçlamasıyla cezaevindeyim. 8 yaşındaki kızımla her hafta cezaevinde görüş yaparken bu durumu ona anlatmak zorunda kaldım. Bu normalleşmemeli” dedi. Barbaros’un avukatları da HDK’nin yasal bir kurum olduğunu ve iddianamenin delilsiz varsayımlara dayandığını belirtti.
Avukatlar: “Yargılanan ifade ve örgütlenme özgürlüğüdür”
Tüm sanıkların avukatları, dosyalarda somut delil bulunmadığını, suç sayılan faaliyetlerin demokratik haklar kapsamında olduğunu dile getirdi. Avukat Mustafa Söğütlü, “İddianame, ‘HDK’nin tüzüğü PKK’nin tüzüğüne benziyor’ gibi mantıksal bağlantılarla hazırlanmış. Bu hukuk değil, siyasi niyettir” diyerek müvekkillerinin tahliyesini talep etti.
“Panellere katılım, kitap okuma suç gösterildi”
Diğer sanıklar da dosyalarında suç unsuru olmadığını vurguladı. Yazar Aynur Cengiz, “Yargılama, objektiflikten uzak, varsayımlara dayalıdır. Anayasal haklar cezalandırılıyor” derken, senarist Ayşe Bengi Çelik, “Legal görünümlü illegal” ifadesiyle demokratik faaliyetlerin kriminalize edilmesini skandal olarak niteledi. Cezaevinde kaldığı sürede 91 yaşındaki babasının bakımından uzak kaldığını belirten Çelik, sanatsal üretimlerinin engellendiğini dile getirdi.
DEM Parti Milletvekili danışmanı Erkin Barın Göylüler ise mahpuslarla görüşmenin ve panellere katılmanın suç gibi gösterildiğini söyleyerek, “Hangi silahlı örgüt adliye önünde açıklama yapabilir? HDK yasal bir platformdur” dedi.
Şengül Erdoğan: “Bu bir itibar suikastıdır”
27 yıl devlette öğretmenlik yaptığını belirten Şengül Erdoğan, “HDK’de faaliyet yürütmek suç değildir. Evim basılarak ters kelepçeyle gözaltına alınmam, bir itibar suikastıdır” dedi. Kendisini suçlu göstermeye çalışan iddiaların WhatsApp gruplarına üyelik ya da cenazeye katılım gibi olağan sosyal faaliyetlere dayandığını vurguladı.
Savcı da tahliye talep etti
Tüm sanıklar için tahliye yönünde mütalaa veren savcı, HDK kongresine katılım gibi yasal etkinliklerin suç sayılmasının mümkün olmadığını belirtti. Mahkeme heyeti, yapılan savunmalar ve mütalaaların ardından Sema Barbaros, Ece Yıldız Karabacak, Yakup Kadri Karabacak, Ayşe Bengi Çelik, Aynur Cengiz, Melek Kızılocak, Şengül Erdoğan ve Erkin Barın Göylüler hakkında tahliye kararı verdi. Duruşmaların 23 Ekim ve 30 Ekim tarihlerinde devam etmesine karar verildi.
Adliye Önünde Destek Açıklaması
Duruşma öncesi EMEP, DEM Parti, TİP, KESK, TYS, SODAP, Kaldıraç ve diğer kurumlar adliye önünde destek açıklaması yaptı. KESK İstanbul Şubeler Sözcüsü Hüseyin Tosu, “Bu operasyonlar ezilenlerin sesini kısmaya yöneliktir, ama biz bu korkuya teslim olmayacağız” dedi. EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan ise, “Sınıfsız, sömürüsüz bir düzen için mücadele edenler tutuklu. Bu ülkenin yurtseverleri bizim onurumuzdur” ifadelerini kullandı.
