Türkiye’nin Siyasal-Toplumsal Tarihini Edebiyatta izlemek.
Türkiye’de modern edebiyatın gelişimi Osmanlı modernleşmesiyle yakından ilişkilidir. Bu bağlamda modern edebiyatımızın, Tanzimat hareketi ile başlayan Batıcı hayat tarzının edebiyata yansımış bir verimi olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Bu dönemde, siyasal -toplumsal alanlardaki Batıya yönelişte olduğu gibi, modern edebiyatımızda da merkez İstanbul’dur.
Edebiyat İstanbul’dan Anadolu’ya açılıyor.
Ne var ki, Milli Edebiyat döneminde Türkçülük ve “halka doğru” hareketi ile aydınların ilgisi Anadolu’ya yönelir. Türk edebiyatının İstanbul dışına çıkıp Anadolu kentlerine uzanması Milli Mücadele döneminde hızlanır. Türk Edebiyatındaki bu yöneliş, Cumhuriyet dönemiyle güçlenip İstanbul’un yanı sıra-, diğer şehirler, bütün bir Anadolu coğrafyası da edebiyatta yer bulmaya başlayacaktır.
Türk Edebiyatında Şehir-Tarih-İnsan
Türk Edebiyatının Uzun Yolculuğu’nda, modern edebiyatımızın yüz yılı aşkın bu yolculuğu siyasal-bölgesel-toplumsal gelişmelerle bağlantılı olarak ele alınmakta, siyasal tarih, sosyo-ekonomik gelişme, kentleşme vb. gibi etmenlerin Türk edebiyatını ne yönde etkilediği irdelenmektedir.
Türk Edebiyatının Uzun Yolculuğu, edebiyatımızın İstanbul’dan Anadolu’ya, Anadolu’dan dünyaya uzanan – uzun yolculuğunu ve bu yolculuğun tarihsel – siyasal – toplumsal arka planını daha iyi anlamak için yararlı bir çalışma.

Erol Çankaya’nın bu çalışması, edebiyat dünyasında ilgiyle karşılandı, ünlü edebiyat eleştirmeni, Doğan Hızlan tarafından “Öğrenciler, okurlar için bir başvuru kitabı” nitelemesi yapıldı: “İyi bir edebiyat okuru olmak istiyorsanız, bir edebiyat tarihini ya da bir antolojiyi elinizin altında bulundurmalısınız..
İşte Erol Çankaya’nın “Türk Edebiyatının Uzun Yolculuğu” kitabı bu ihtiyacı karşılıyor. “Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılına Armağan” . Okuduğunuz bir romanı, bir eleştiriyi, bir şiiri, bir öyküyü sindirebilmek için bu çalışma size önderlik yapacaktır.” (Hürriyet Gazetesi, , 19 Eylül 2024).
Nesrin Pekcan ise, kitabı şu sözlerle değerlendirdi:
“Erol Çankaya; toplumsal dönüşümlerin edebiyatımıza yansımalarını, tarihteki önemli olayların izdüşümleriyle birlikte ele alıyor; daha somut, ayakları yere sağlam basan değerlendirmelerle çıkıyor karşımıza. Bu yolculuğu tarihsel ele alırken bunun topluma yansımalarını “mekân”lar üzerinden de irdeliyor. Bu yerler öncelikle başkentler, sonrasında Çukurova ve diğer yöreler. (…) Tanzimat yıllarından Islahat Fermanı’na, İkinci Meşrutiyet’e, İstanbul’un işgal yıllarına değin başkent İstanbul’un edebiyat yapıtlarına düşen yansımalarını gerek şiir gerekse romanlardan alıntılarda buluyoruz. Özellikle şiirdeki İstanbul izleğinin gelişimi ve değişimi özenle işleniyor. Divan şiirindeki “İstanbul”, o değişmez, sarsılamaz sanılan egemenliğini Tevfik Fikret ve Mehmet Akif’te yitirecek, ilerleyen süreçlerde ise farklı izlekler eşliğinde fon oluşturacaktır şiir ve diğer yazınsal yapıtlara.

Osmanlı Devleti’nin yıkılış süreci ve sonrasına özenli yaklaşmış Erol Çankaya. Kitabın ‘Türk Ulusçuluğunun Doğuşu ve Kültürel Araçları’ bölümünde Tanzimat’tan Cumhuriyet’e, Türk Ocakları’ndan Halk Evleri’ne, Köy Enstitüleri’nden Köy Edebiyatı ve Folklorcu yaklaşıma, Milli Şef döneminden 1980’lere uzanan bir Türkiye tarihi panoraması sunuyor. Bu panoramada, artık yeni başkent Ankara da var. Yazar, edebiyatımızın uzun yolculuğunu tarihsel dönemeçler fonunda incelerken Ankara’ya önemli bir yer ayırıyor, Ankara’yı “Ulus Devlet Kurma Mekânı” olarak ele alıyor ve başta Yakup Kadri’nin yapıtlarının ve özellikle Ankara adlı (1934) romanının izini sürüyor.
Ankara’nın kurulduğu yıllardan 90’lı yıllara uzanan değişim, kentin değişim süreciyle verilmekte, başlangıçtaki heyecanın özellikle Atatürk’ün ölümünden sonra yitirildiği ve kentin yozlaştığına ilişkin değerlendirmeler yapılmakta. (…) 1950 sonrasında edebiyatımızın Anadolu’ya açıldığı somut olarak görülmektedir. Sözgelimi, Tanzimat yıllarında yazar ve şairlerin yüzde 80’e yakını İstanbul’dayken Cumhuriyet sonrası yazar şairlerin yüzde 67’sinin Anadolu doğumlu olduğu saptaması çarpıcıdır.
Yazınsal alandaki ağırlığı bilinir Türk şiirinin. Yazar, şiirin aldığı yolu da her tarihsel kırılmanın izdüşümünde irdeliyor. İstanbul’dan Anadolu’ya şiir tarihi de masaya yatırılmış. 40’lı, 50’li yıllar, sonrasında 70’lerden 80’lere siyasallaşan ortamda şiire eytişimsel düşünce bağlamından hareketle bakılıyor.
İkinci Yeni şairlerinin yaşanan toplumsal değişimden etkilenmeleri atlanmıyor. Şiirde 2000’li yıllara kadar uzanılmakta. İstanbul’un yeniden edebiyatın merkezi durumuna gelmesi diğer bölgelere doğru yaygınlaşan edebiyattan farklı değildir. Metropoller yanında farklı yerlerde büyüyen kentler vardır. Ege yöresinin, Karadeniz ve Doğu Anadolu Bölgesi’nin yansıtıldığı yapıtlar da yazılmaktadır.
Bu yörelerin konu edildiği yapıtlara değinirken Türk edebiyatında Paris tutkusunu da atlamamış Erol Çankaya. 19. yüzyıldan 21. yüzyıla değin bu kentin Türk yazar ve şairlerinde bıraktığı etkiyi yapıtları üzerinden aktarmış.
Son bölümde dünyaya açılan edebiyatımıza yer verirken çeşitli nedenlerle yurt dışına giden yazar ve şairlerin buralardaki üretimleri de değerlendirilmiş.
Her cümlesinde eytişimsel düşüncenin egemen olduğu bir irdelemenin görkemli yolculuğunu duyumsatan bir yapıt. Yazarın emeğine sağlık.
(Antsanat, Temmuz-Ağustos 2024, s. 10)
*******

EROL ÇANKAYA
Şair, yazar, akademisyen Erol Çankaya, Turgutlu Lisesi‘ni (1973), Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi – (Mülkiye) İktisat ve Maliye Bölümü’nü (1979) bitirdi. Aynı fakültede “Siyaset Bilimi” dalında lisansüstü ve doktora öğrenimi gördü (1982)
Akademik Yaşamı: Erol Çankaya, A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi- Mülkiye’de kabul edilen Siyasal İletişimin Demokratik Topluma Etkileri başlıklı doktora tezinde, dünyada ve Türkiye’de siyasal iletişimin tarihsel süreç içinde gelişimini ve etkilerini ele aldı; özellikle ABD, Avrupa ve Türkiye’deki seçim kampanyaları, modern toplumdaki kitle manipülasyonu, kamuoyu araştırmacılığı. kitle iletişim araçlarının demokratik topluma etkileri gibi konuları değerlendirdi.
Akademik kariyerine – reklamcılık yaptığı 1985-2005 döneminde- Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi ve Beykent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde siyaset bilimi, siyasal iletişim, medya ve reklamcılık dersleri vererek devam etti.

2010-2020 yılları arasında Lefkoşa Yakın Doğu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde görev yaptı. Bahçeşehir Kıbrıs Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde “Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler” öğretim üyesidir. (2021 -). Akademik makaleleri, A.Ü. S.B.F, BYYO, TODAİ Amme İdaresi, Turkish Studies, Çağdaş Yerel Yönetimler, Academia, Resarch Gate, gibi ulusal ve uluslararası yayınlarda yer aldı.
Edebiyat Yaşamı : Erol Çankaya, edebiyat dünyasına genç yaşta girdi; lise öğrencisiyken, Attila İlhan’ın yönettiği Demokrat İzmir gazetesinin Sanat-Edebiyat sayfasında yayımladığı ilk ürünleriyle (1970) hemen dikkati çekti, övgüyle karşılandı (Gökovalı, Yurttaş). Şiirini kısa zamanda geliştirdi, kendi ses gücünü ve olanaklarını yarattığı görüldü (Ertop); giderek Yansıma, Yeni Dergi, Yarına Doğru, Birikim, Türkiye Yazıları, vb. dönemin etkin dergilerinde yer adı. Çankaya, daha sonra şiir, deneme ve eleştiri türündeki ürünleri ile Adam Sanat, Yazko Edebiyat, Sanat Olayı, Hürriyet Gösteri, Milliyet Sanat, , Politika, Dünya, Cumhuriyet gibi dergi ve gazetelerde yazdı.

Türkiye Yazarlar Sendikası üyesidir. (1976).
Erol Çankaya, toplumcu bir anlayışla, dönemin gerçekliğini verdiği “yoğun bir duyarlık ve gerilim gücü sağladığı şiirleriyle 1970 kuşağının önde gelen şairleri arasında yer aldı” (Cobutuğlu ). Cehennem Biziz (1976) adlı ilk kitabı, önde gelen eleştirmenlerin övgüleriyle karşılandı, “genç şiir kuşağının en soluklu şairi, şimdiden dillerde dolaşan toplumcu mısralar” (Özkırımlı) yorumu yapıldı. Çankaya’nın, “toplumcu içeriğe şiirsel duyarlılığın katılınca şiir katına yükseldiğini ” (Hızlan) gösterdiği, “kendinden önceki şiiri özümsediği, kendine özgü bir bileşimi gerçekleştirdiği” (Özkırımlı) yazıldı. “Yaşamı kökten kavradıkça özgün bir şiire yöneldiği” (Öneş), “bütünlük kaygısı taşıyan sanatçılardan” (İleri) olduğu saptamaları yapıldı.

Çankaya’nın Asıl Adı Gökyüzü (1985) adlı kitabında giderek duru bir söyleyişe, lirik bir anlatıma yöneldiği görüldü; Türk şiirindeki yerini pekiştirdi, önemi ve “bütün kitaplarının okunması gerektiği “ vurgulandı (Anday).
Erol Çankaya, şiirlerini simgeye dayandıran şairin şiirlerindeki imge zenginliği, dünyadaki toplumcu şiirle yakınlık kurmasının bir sonucu olarak dikkat çekti. Çankaya’nın, “büyük yaşantılar, büyük temalar peşinde olduğu, yüksek sesli bir şiir oluşturduğu, şiirlerinde bütün bir toplumcu şiir serüveninin bireşimini oluşturduğu” (Süreya) saptaması yapıldı.
Eserleri : Cehennem Biziz (Bilgi Yayınları, Ankara,1976).
Asıl Adı Gökyüzü (AdamYayıncılık, İstanbul, 1985).
Kırık Hayatlar (4 Bölümlük Dizi – TRT Ankara Televizyonu. 1985,
İktidar Bu Kapağın Altındadır –Gösteri Demokrasisinde Siyasal Reklamcılık (Boyut Yayıncıık, İstanbul, 2008),
“Onuncu Köy” Türkiye’de Köy Edebiyatı ve Toplumsal Değişme (Boyut Yayıncılık, İstanbul,2012),
Popüler Kültür ve Edebiyat (YD Yayınları, Lefkoşa, 2012),
Siyasal İletişim – Dünyada ve Türkiye’de (İmge Kitabevi Yayıncılık, 2015-2019) ,
Türk Edebiyatının Uzun Yolculuğu (İmge Kitabevi Yayıncılık, 2024)
Kaynakça :
Wikipedia, Academia, ReserchGate, Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü.
1) Ada, Ahmet (1977). “Erol Çankaya’nın Şiiri”. Türkiye Yazıları. S. 6: 34-36.
2) Anday, Melih Cevdet, (1985), Cumhuriyet Gazetesi, 14 Ekim.
3) Bayrak, Mehmet (1976), Politika Gazetesi, 13 Ekim.
4) Corutoğlu, Dr Serap Aslan (2019), Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü.
5) Budak, Abdülkadir (1977), Milliyet Sanat Dergisi, .S.228
6) Dara, Ramiz (2008). Hürriyet Gösteri. S. 295.
7) Enginün, İnci (2004 ). Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı. İstanbul: Dergâh Yayınları. 132.
8) Ertop, Konur (1976). Milliyet Sanat Dergisi. S. 212.
9) Gökoavalı, Şadan (1972) Demokrat İzmir Gazetesi, 12 Ocak.
10)Gürman Şahin, Dr.Asuman (2018). “Turgutlulu Akademisyen, Yazar ve Şair Erol Çankaya”. Uluslararası
Turgutlu Sempozyumu Bildirileri. C. II. Manisa: Turgutlu Belediyesi Kültür Yayınları. 681-689.
11) İleri, Selim (1976), Politika Gazetesi, .17 Ağustos.
12) Hızlan,Doğan,(1977), Cumhuriyet Gazetesi, 1 Ocak.
13) Kırkağaç, Şükrü (2017).
14) Kurdakul, Şükran (1999). Şairler ve Yazarlar Sözlüğü. İstanbul: İnkılâp Yayınları. 183.
15) Mutluay, Rauf (1976), Cumhuriyet Gazetesi, 1 Ağustos.
16) Necatigil, Behçet, (2022 ) Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü, İstanbul, Yapı Kredi Yayınları.
17) Öneş, Mustafa (1976), Milliyet Sanat Dergisi, 1 Ekim, S. 199..
18) Özkırımlı, Atilla (1976)”, Cumhuriyet Gazetesi, 23 Ağustos.
19) Özkırımlı, Atilla (1976), Cumhuriyet Gazetesi , Kitap, 16 Eylül.
20) Ünlü, M. Taner (1976), Birikim Dergisi, Ekim, S.20
21) Soysal, İlhami (1988). 20. Yüzyıl Türk Şiiri Antolojisi. Ankara: Bilgi Yayınevi.
22) Süreya, Cemal, (1981) , Milliyet Sanat Dergisi, Yeni Dizi s.17. 1 Şubat.
23) Şener, Muhsin (1977), Doğrultu Dergisi, Mart, s.9.
24) Türkyılmaz, Oğuz (1976), TMMOB Birlik Haberleri 15 Eylül,
25) Yalçın, Murat (Ed.) (2001). Tanzimat’tan Bugüne Edebiyatçılar Ansiklopedisi, C.1, İstanbul: YKY.
26) Yurttaş, Hüseyin (1976), Dönemeç Dergisi, Aralık, s.10.
27) Yurttaş , Salih (1978), Dönemeç Dergisi., Mart, s.25.